true

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
true Adjective doğru, gerçek
truly ( = really, truthfully, genuinely ) Adverb gerçekten, hakikaten, içtenlikle  
truth Noun gerçek, hakikat, doğruluk, gerçeklik, dürüstlük  
true, truly ( = really, truthfully, genuinely ), truth
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 267 örnek cümle bulundu.)

1 - Empirical, scientific truth never claims to be the absolute truth.
Deneysel, bilimsel gerçeklik asla mutlak gerçekliği iddia etmez.

2 - Inadequate information allows two types of errors accepting a hypothesis as true when it is false, and rejecting a hypothesis as false when it is true. Discourse analysis has refused
Yetersiz bilgi, hipotezi yanlış olduğunda doğru olarak kabul etme ve hipotezi yanlış olarak reddetme olmak üzere iki tür hata olasılığına izin verir.

3 - The ambiguity surrounding the true costs and benefits of certain financial investments has made estimation of their true value difficult.
Belirli finansal yatırımların gerçek maliyet ve faydalarıyla ilgili belirsizlik, gerçek değerlerinin tahminini zorlaştırmıştır.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.