track down

1 - As part of an effort by the UK government to track down people at risk of a heart attack, British doctors have been told to investigate the family history of those of their patients who have high cholesterol.
Bir kalp krizi riski altındaki kişileri tespit etme çabasının bir parçası olarak, İngiltere hükümeti tarafından, yüksek kolesterolü olan hastalarının aile geçmişini araştırmaları için İngiliz doktorlara talimat verilmiştir.

2 - A widespread ability to glow in brilliant colors could make amphibians easier to track down in the wild.
Parlak renklerde ışıldama yeteneği yaygın olan amfibileri doğada daha kolay takip etmeyi sağlayabilir.

3 - Police are still trying to track down the suspects.
Polis hala şüphelileri takip etmeye çalışıyor.