Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
threaten | Verb | tehdit etmek, korkutmak | |||
threat | Noun | tehdit | |||
threatening | Adjective | tehditkar, endişe verici | |||
threaten, threat, threatening | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 366 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - While the harsh climate of the Antarctic doesn't threaten the survival of Antarctic penguins, overheating can be a concern, and therefore, global warming is a threat to them.
2 - Unexpected rates of warming threaten to change Antarctica and pose a threat to the survival of some of its penguins.
3 - The world is running out of water and needs a radical plan to tackle shortages that threaten the ability of humanity to feed itself.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |