suspend

1 - The 'Airplane mode' in mobile devices suspends all wireless communication to comply with flight regulations.
Mobil cihazlardaki 'Uçak modu', tüm kablosuz iletişimi askeri düzenlemelere uygun hareket ettirmek için askıya alır.

2 - The government is suspending negotiations with the union until the striking workers are back on the job.
Hükümet, grev yapan işçiler işbaşına gelene kadar sendika ile görüşmeleri askıya alıyor.

3 - The prospect of a hostile takeover can lead to a company suspending dividend payments in order to retain more capital for defense.
Düşmanca bir devralma ihtimali, bir şirketin savunma amacıyla daha fazla sermayeyi tutmak için temettü ödemelerini askıya almasına neden olabilir.