surmount

Kelime	Tür	Anlam	Eş Anlam	Zıt Anlam
surmount	Verb	üstesinden gelmek	to overcome, to conquer
insurmountable	Adjective	aşılmaz, başa çıkılmaz		surmountable
surmount, insurmountable
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 35 örnek cümle bulundu.)
1 - With determination and perseverance, they were able to surmount the seemingly insurmountable hurdles. Kararlılık ve azim ile, görünüşte üstesinden gelinemez engellerin üstesinden geldiler. 2 - The creation of an effective political and institutional framework for the European Union must surmount immense hurdles. Avrupa Birliği için etkili bir siyasi ve kurumsal çerçevenin oluşturulması, büyük engelleri aşmalıdır. 3 - There are no insurmountable technical barriers to storing nuclear waste deep underground. Nükleer atıkların derin yer altına depolanmasına karşı aşılamayacak teknik engeller yoktur. *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.