solid

1 - If the weather is inclement outside they may bring up alternate concerns you have not thought of and can help you solidify a great backup plan. After all, your wedding vendors are professionals, and have likely had experience with this sort of thing before.
Hava dışarıda kötü olduğunda, belki de düşünmediğiniz alternatif endişeleri gündeme getirebilir ve harika bir yedek planı sağlamanıza yardımcı olabilirler. Sonuçta, düğün tedarikçileriniz profesyoneldir ve muhtemelen önceden bu tür şeylerle deneyim yaşamışlardır.

2 - Once established, the company's leadership team worked to solidify its position in the market.
Kurulan şirketin liderlik ekibi, bir kez yerleştikten sonra pazarındaki konumunu sağlamlaştırmak için çalıştı.

3 - Artistic expressions within rituals not only entertain but also serve to educate and solidify communal bonds in African societies.
Afrika toplumlarında, törenler içindeki sanatsal ifadeler sadece eğlendirmekle kalmayıp aynı zamanda eğitmek ve toplumsal bağları sağlamlaştırmak için de hizmet ediyor.