| Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
|---|---|---|---|---|---|
| resent | Verb | kızmak | |||
| resentful | Adjective | alınmış, içerlemiş, dargın, küskün | |||
| resentfully | Adverb | ||||
| resentfulness | Noun | ||||
| resentment | Noun | içerleme, kızgınlık | |||
| resent, resentful, resentfully, resentfulness, resentment | |||||
| Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 31 örnek cümle bulundu.) | |||||
|
1 - Researchers may resent the misappropriation of their work by others in the academic community.
2 - A number of philosophers resent the oversimplification of complex philosophical concepts in popular media.
3 - Pain can cause people to feel aggressive, angry, desperate and resentful.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |
|||||
