reluctant

Kelime	Tür	Anlam	Eş Anlam
reluctant	Adjective	isteksiz	hesitant, unwilling, disinclined, averse, unenthusiastic
reluctance	Noun	isteksizlik	unwillingness, hesitance, averseness, disinclination
reluctantly	Adverb	istemeyerek, gönülsüzce	hesitantly, unwillingly, aversely
reluctant, reluctance, reluctantly
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 127 örnek cümle bulundu.)
1 - Some of the world's top financiers and officials are reluctantly accepting that the version of capitalism that has long favored them may not be good for everyone. Dünyanın en üst düzey finansçıları ve yetkililerinden bazıları, uzun süredir kendilerini ağırlayan kapitalizm versiyonunun herkes için iyi olmayabileceğini isteksizce kabul ediyor. 2 - The scientist reluctantly announced that the experimental results were ambiguous. Bilim insanı, deneysel sonuçların belirsiz olduğunu isteksizce açıkladı. 3 - The researcher reluctantly agreed to share her data with the competitor, knowing it was the right thing to do for the advancement of science. Araştırmacı, bilimin ilerlemesi için doğru olanı yapmak adına rakibiyle verilerini paylaşmayı isteksizce kabul etti. *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.