question

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
question Verb-Noun sorgulamak ; soru
questionable Adjective kesin olmayan, tartışılabilir, kuşkulu dubious, doubtful, debatable, controversial  
questioning Noun sorgulama, gensoru  
questionnaire Noun  
unquestionable Adjective sorgulanamaz, tartışılmaz, su götürmez, tartışma götürmez, kesin indisputable, irrefutable, undeniable, certain  
question, questionable, questioning, questionnaire, unquestionable
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 429 örnek cümle bulundu.)

1 - Basic historical facts are data generally accepted by all historians because the evidence for them seems unquestionable.
Temel tarihi gerçekler, kanıtları nedeniyle genellikle tüm tarihçiler tarafından kabul görür çünkü onlar için sunulan kanıtlar sorgulanmaz görünmektedir.

2 - To question the efficacy of a medication based on one questionable finding is not scientific.
Bir ilacın etkinliğini bir şüpheli bulgu üzerine sorgulamak bilimsel değildir.

3 - The pertinence of the data collected in this experiment is questionable, as it does not seem to be directly related to the research question.
Bu deneyde toplanan verilerin uygunluğu sorgulanabilir, çünkü araştırma sorusuyla doğrudan ilgili görünmüyor.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.