present

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
present Verb-Noun sunmak, tanıtmak, teşkil etmek ; şu an; hediye, presence hazır bulunma, varlık, varoluş to introduce, to show ; now ; gift
presence Noun hazır bulunma, varlık, varoluş  
presently Adverb şimdi,hemen, birazdan, az sonra  
present, presenting, presents, presented, presence, presently
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 973 örnek cümle bulundu.)

1 - The Earth without forests is a picture that most of humankind presently cannot conceive.
Beşinci cümle: Ormanlardan yoksun olan Dünya, insanlığın çoğunluğunun şu anda hayal edemeyeceği bir manzara.

2 - Offshore oil-drilling operations entail an unavoidable risk of an oil spill, but importing oil on tankers presently entails an even greater such risk per barrel of oil.
Denizde petrol sondaj operasyonları, kaçınılmaz bir petrol sızıntısı riskini içerir, ancak şu anda petrol taşıyan tankerlerin bir varil petrol başına daha büyük bir risk taşıdığı görülmektedir.

3 - Because of their high toxic contents, none of these chemicals can presently be permitted for export to any country.
Yüksek toksik içeriklerinden dolayı, bu kimyasallardan hiçbiri şu anda herhangi bir ülkeye ihraç edilemez.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.