prejudice

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
prejudice Noun önyargı
prejudiced Adjective önyargılı  
prejudice, prejudiced
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 53 örnek cümle bulundu.)

1 - Media bias occurs when a media outlet reports a news story in a partial or prejudiced manner.
Medya önyargısı, bir medya kuruluşunun bir haber hikayesini kısmi veya önyargılı bir şekilde rapor ettiğinde meydana gelir.

2 - Good allies and careful planning alone are not enough to give the feminists a victory in their efforts to change prejudiced political practice and thought.
İyi müttefikler ve dikkatli planlama sadece önyargılı politik uygulama ve düşünceyi değiştirme çabalarında feministlere zafer kazandırmak için yeterli değildir.

3 - Regardless of the strategy chosen, feminists will need allies when their goal is changing prejudiced political practice and thought.
Seçilen strateji ne olursa olsun, feministler önyargılı siyasi uygulamaları ve düşünceleri değiştirmeyi amaçladıklarında müttefiklere ihtiyaç duyacaklar.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.