oppress

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
oppress Verb sıkmak
oppression Noun baskı  
oppressive Adjective sıkıcı, bunaltıcı, baskıcı, ezici, zalim, ağır  
oppressively Adverb  
oppressiveness Noun sıkıcılık, baskıcılık, zalimlik  
oppress, oppression, oppressive, oppressively, oppressiveness
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 25 örnek cümle bulundu.)

1 - The dictator had absolute power over the country, and he used it to oppress the people.
Diktatör ülke üzerinde mutlak güce sahipti ve insanları baskı altında tutmak için bunu kullandı.

2 - The propensity of men to be selfish, power-hungry, and oppressive is ubiquitous.
Erkeklerin bencilliğe, güç arzusuna ve baskıcı olma eğilimi evrensele yaygındır.

3 - The oppressive regime silenced dissent through repressive measures such as censorship and imprisonment.
Baskıcı rejim, sansür ve hapis gibi baskıcı önlemlerle muhalefeti susturdu.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.