Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
inhibit | Verb | engellemek | |||
inhibited | Adjective | yasaklanan, yasaklanmış inhibition engelleme, yasak | |||
inhibit, inhibited | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 60 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - The presence of such a critical audience inhibited him from speaking with his usual spontaneity.
2 - Extremely shy or inhibited individuals are typically slow to acclimate to new people.
3 - Australian researchers have identified a clear link between vitamin D deficiency and inhibited lung function.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |