hesitate

Kelime Tür Anlam Eş Anlam Zıt Anlam Sık Kullanılan
hesitate Verb tereddüt etmek
hesitancy Adjective  
hesitant Noun reluctant  
hesitantly Adverb  
hesitation Noun  
hesitate, hesitates, hesitating, hesitated, hesitancy, hesitant, hesitantly, hesitation
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 81 örnek cümle bulundu.)

1 - Companies are hesitating to commit to new projects following controversial policy moves by Poland's nationalist government.
Firmalar, Polonya'nın milliyetçi hükümetinin tartışmalı politika hamlelerinden sonra yeni projelere taahhüt etmekte tereddüt ediyor.

2 - The pharmaceutical industry is already at its mature stage, which is another reason for the hesitancy to develop new agents.
İlaç endüstrisi zaten olgun bir aşamada olduğundan, yeni ajanlar geliştirmeye yönelik çekincelerin bir diğer nedenidir.

3 - WHO has named vaccine hesitancy one of the greatest threats to global health.
DSÖ, aşılara karşı tereddütü küresel sağlık için en büyük tehditlerden biri olarak adlandırmıştır.


*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir!

Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.

İletişim Formu

 

E-bülten Üyeliği

 

*Aylık kelime çalışmaları ve YDS tüyoları, YDS'ye özel soru ve kelime listelerini içeren bültenlerden haberdar olun.

**E-bülten aboneliğinizi iptal etmek için tıklayınız.