Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
harass | Verb | rahatsız etmek, sıkmak, bezdirmek, taciz etmek | |||
harassed | Adjective | ||||
harassment | Noun | sıkma, rahatsızlık, usandırma, sinirlendirme | |||
harass, harassed, harassment | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 62 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - Employers routinely harass, coerce and fire people who try to form unions.
2 - Workplace bullying occurs when an employee is subjected to repeated behaviours that harass, exclude, or negatively affect someone’s work.
3 - Harassment in the workplace can take many forms, including verbal abuse, physical violence, and sexual harassment.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |