Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
fix | Verb | onarmak, düzeltmek | |||
fixed | Adjective | sabit, değişmez, kararlaştırılmış, önceden ayarlanmış | |||
fix, fixed | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 53 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - To ensure the certain destruction of tuberculosis and other disease germs in milk, it must be held at a fixed temperature for a fixed time.
2 - Many of Egypt's ruins are unfortunately being destroyed by the very people who were hired to fix them.
3 - As water leakages have almost decomposed the newly-built tunnel, it is urgent to fix it up.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |