drive

Kelime	Tür	Anlam
drive	Verb	araba sürmek, sürmek, tahrik etmek ; yürütmek; zorlamak
driving	Noun	araba kullanma, harekete geçiren, sürücü, şoför, enerjik, canlı, hareket ettirici
drive, driving, drove, driven
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 773 örnek cümle bulundu.)
1 - Compulsion can refer to a strong urge or drive to perform a particular action, often driven by psychological or social factors. Zorlama, genellikle psikolojik veya sosyal faktörler tarafından yönlendirilen, belirli bir eylemi gerçekleştirmeye yönelik güçlü bir dürtüyü veya isteği ifade edebilir. 2 - Gender, personality and how often people drive are all potentially linked to distraction during driving. Cinsiyet, kişilik ve insanların ne sıklıkla araba kullandığı, sürüş sırasında dikkat dağılmasına potansiyel olarak bağlıdır. 3 - Low mortgage rates and strong demand drove the frenetic sales activity, which far exceeded the expectation. Düşük ipotek faizleri ve güçlü talep, beklentileri fazlasıyla aşan frenetik satış faaliyetlerini destekledi. *Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız.