dilute

1 - As the experimental dose had been made more and more dilute, results had showed that some individuals became infected and some did not.
Deney düşük dozda yapıldıkça bazı bireylerin enfekte olduğu sonuçlar göstermiştir ve bazıları enfekte olmamıştır.

2 - The least salty seas are in the polar regions, where both melting polar ice and a lot of rain dilute the salinity.
En düşük tuzlu denizler, eriyen kutup buzları ve bol yağışın tuzluluğu düşürdüğü kutup bölgelerindedir.

3 - Although the space between stars in our galaxy appears to be completely empty of matter, there exists a very dilute gas even in "empty" space.
Galaksimizdeki yıldızlar arasındaki boşluk tamamen maddenin eksik olduğu gibi görünse de, "boş" uzayda çok seyrelmiş bir gaz bulunmaktadır.