Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
dare | Verb | cesaret etmek | |||
daring | Adjective | yiğit, cüretkar | |||
dare, dares, daring, dared | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 9 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - Private investments play so important a part in the country's long-running economic expansion that no government dares to increase taxation on personal savings.
2 - Every year since 1986, some of the world's most daring runners have gathered in the desert of Morocco.
3 - Private investments play such important a part in the country's long-running economic expansion as no government dares to increase taxation on personal savings.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |