Kelime | Tür | Anlam | Eş Anlam | Zıt Anlam | Sık Kullanılan |
---|---|---|---|---|---|
convince | Verb | inandırmak, ikna etmek ; inanç, mahkümiyet | to persuade | ||
convinced | Adjective | ikna olmuş | |||
convincing | Adjective | ikna edici | |||
convincingly | Adverb | ikna edici, inandırıcı | |||
convince, convinced, convincing, convincingly | |||||
Örnek Cümleler (Veri tabanına kayıtlı toplam 133 örnek cümle bulundu.) | |||||
1 - To convince others of the validity of a scientific theory, it is necessary to present clear and convincing evidence.
2 - The researcher's convincing argument convinced the review panel to grant funding for the project.
3 - The lawyer's convincing argument convinced the judge to rule in favor of the plaintiff.
*Cümlelerin Türkçe çevirileri bir yapay zeka uygulaması aracılığıyla elde edilmiştir! Diğer cümleleri görüntülemek için üye girişi yapınız. |